Toplumumuzda her geçen gün artan fiziki şiddetin yanında sözlü şiddette artmakta. Bu sözlü şiddet sadece karşınızda ki kişiye kötü söz söylemek değil, onun gururunu incitecek, çalışma ve hatta yaşama isteğini tahrip edecek seviyede olabilmekte.   Büyüklerimizin söylediği gibi “münakaşada kazanan taraf yoktur”. Bu sebep münakaşadan ve ona yol açan şeylerden uzaklaşılmalıdır. Zamanımızın en çok münakaşaya götüren şeylerinin başında şikayetler gelmektedir. Toplumda şikayet edilecek kötü işler yapan insanlar olabilir ancak bu kötü insanların şikayet etme oranları daha yüksektir.

Her ne neden olursa olsun tartışma, zaten sürekli hastasının sorumluluğunu taşımaktan yorulmuş hekimler için çok can sıkıcıdır. Çoğu kez hastalarının hayatını kurtarmak için ağır sorumluluklar alarak kararlar veren acil tıp uzmanlarının bu nedenle zihinsel ve bedensel yorgunlukları kaçınılmazdır. Kurtarılan hastaların hemen hiçbirisi için teşekkür beklemeyen bu insanların yaptıkları ya da yapmadıkları ufak tefek şeylerden dolayı şikayet edilmeleri tahammülü çok zor şeylerin başında gelmektedir. Hiçbir bir şikayet nedeni insan hayatından daha değerli değildir. Hastalardan şikayet etmelerini istemek yerinde olumsuz gördükleri olayla ilgili çözüm önerisi istemek daha doğru bir davranış olacaktır. Şikayetinin çözümü konusunda olumlu düşüncesi olmayan/olamayan kişilerin amacı üzüm yemek değil bağcıyı dövmektir.

Hayatının Baharında olan ve hastaları için elinden geleni yapan yakın arkadaşları tarafından çok sevilen doktorumuz Melike hanım bu anlamsız durumun mağduru olarak hayatını kaybetmiştir. Hiçbir şikayet onun hayatından değerli değildir ve olmayacaktır. Hiçbir çözüm önerisi onu geri getirmeyecektir. Hayat dolu olan bu doktorumuzun kaybı bizi derinden yaralamıştır.

Kendisine Allah rahmet dilerken acılı ailesinede sabır diliyoruz.