EĞİTİM ŞART!



Yrd. Doç. Dr. Murat KOYUNCU
[email protected]

 Yazmak çok zor bir şey diye düşünürdüm. İbrahim hocamın yüreklendirmesi ile yazmaya başladım. Bir iki derken yazmanın kolay yolunu keşfettim. Size bu işin püf noktasını anlatayım mı?

Cuma hocanın yazılarını hepsini oku, hem çok zevk alırsın hem de çok şey öğrenirsin. Başar hocanın konuşmalarını iyi dinle ve vurguladığı önemli yerleri not et. İbrahim hoca ile sürekli sohbet et, fikirlerini, önerilerini iyi değerlendir. Sonra al eline kalemi (yada klavyeyi) yaz! İşte sana okunabilecek bir yazı!...

ATOK tarafından düzenlenen Kuşadası’nda ki eğitimde Başar hoca; hastanede çalışan hekim dışı tüm personele de eğitim vermemiz gerektiğini anlatırken, bir zamanlar meşhur bir reklam repliği olan ve sonraları da herkesin diline dolanıp anonim söz haline gelen 'EĞİTİM ŞART' sözü takıldı aklıma.

Acil Tıp Hekimleri oldum olası eğitimi çok sevmişlerdir. Yıllar önce ilk kurulduğunda kendi kendilerine eğitim yapan, eğitim için her yol mubah diyen hocalarımız, dünya yıkılsa bile eğitimi ihmal etmediler ve her fırsatta bize de eğitim verdiler. Eğitim salonunda, hasta başında, koridorda, asansörde ve hatta yemekte bile…

Bizler de eğitim için önümüze çıkan her fırsatı değerlendirmeye çalışıyoruz. Ama yetmez. Bizler, hocalarımızın izinden gidip, hatta 'boynuz kulağı geçmesi gerekir' diyerek eğitimi çevremizde yaymalıyız. Durgun suya atılan taşın oluşturduğu dalga gibi; önce hemşire arkadaşları (Geç kaldık, Selahattin hoca ATOK ile bunu yaptı ve yapıyor bile!), teknisyenleri, hasta bakıcıları, hasta karşılama görevlilerini, güvenlik görevlilerini, kapıda sürekli duran simitçiyi, taksi durağındaki taksicileri, hastane dolmuşu şoförlerini....  Eğitim şart!

Bu günlerde çok sık yolculuk yapmak zorunda kaldım. Bir seyahatimde yemek için bir dinlenme tesisinde durdum. Önce bir çorba aldım. Biz Türkler ekmeksiz yapamayız. Garsondan ekmek istedim. Yan masada ki bir önceki müşterinin ekmeğini çok suratsız bir şekilde alıp masama koydu ve hiç bir şey söylemeden çekip gitti.

Yanlış anlaşılmasın, bağırıp çağırmadım. 'Benim vergimle (pardon ödediğim ücretle) maaş alıyorsunuz' demedim. 'Görevin bana yeni ekmek getirmek, ... gibi yeni ekmek getireceksin' demedim. 'Kim buranın sorumlusu? Sizi adam edememiş!' demedim.

Sessizce kalktım. O tesisin tuvaleti ne kadar pis olduğunu fark ettim. Marketinin ne kadar düzensiz ve pahalı olduğunu o gün anladım. Otoparkının gelişigüzel dizayn edildiğini fark ettim. Hiçte güzel bir manzarası olmayan bu tesiste niye durdum ki diye hayıflandım ve bir daha o tesise uğramadım. Eminim ki tesis yöneticilerinin bundan haberi bile olmadı. Ama benim gözümde o dinlenme tesisi (her ne kadar çok meşhur olsa da) sıfırlandı. Konu açıldığında da YENİ FARK ETTİĞİM tesisin tüm olumsuzluklarını tek tek arkadaşlarıma anlattım. Eminim ki birçok arkadaşım gitmediği halde o tesisi hakkında olumsuz düşüncelere sahip oldular.

Birçok insanın acil servis ile ilgili olumsuz düşüncelerinin kaynağı bizim dışımızda olan veya gelişen olaylarla ilgili olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle kapıdaki simitçinin ters hareketi bile acil servisin kabahati gibi görülüyor. Hele birde acil servis içinde diğer personellerin yaptığı olumsuz hareketler insanları geriyor ve bir de bakıyorsunuz ki bu gerginlik hekime karşı boşalıveriyor. Ardından beyaz kod...

Biz acil Tıp Hekimleri, davranışlarımızla çevremize örnek olurken bir yandan da en yakınımızdan başlayarak eğitim vermeliyiz.  Bu eğitimler, sadece tıbbi konularla sınırlı kalmamalı. İnsan ilişkileri, ikna yöntemleri, sabır, kendini koruma, saldırgan hastaya yaklaşım....

Ancak herkes eğitimi alamayabilir. Ne kadar anlatırsan anlat, anlattığın karşıdakinin anladığı kadardır, derler. Maalesef ki bazı insanlar subklinik MR olabiliyor. Hatta bu insanlar yüksek kademede dahi olabiliyorlar. Bu insanlar şevkimizi kırmamalı ve ısrarla eğitime, eğitmeye devam etmeliyiz. 

EĞİTİM ŞART!

Bu makale 5720 kez görüntülenmiştir.

Yorumlar

Yorum yapmak için giriş yapmalısınız.

4.11.2013 23:48:17 olcay çelenk
Kesinlikle katılıyorum.Yönetmek ayrı bir profesyonelliktir.Öncelikle kurumlarda örgütsel davranış anlatılmalı ve önemi vurgulanmalı.Siz ne kadar iyi hekim olursanız olun ,İnsanlar acilli genel olarak algılar ve yapılan bir hata acilin geneline yansıtılır...

Yazarın Diğer Köşe Yazıları

YAZARLAR


AYIN MAKALESİ