Çok kolay olmadı. Türkiye’nin en genç branşı olarak yola çıktık. Gençliğin yanında birçok sıfatı da içinde barındırıyordu acil tıp uzmanlığı. Dinamik, hareketli, çılgın bir topluluktu. Stresle iç içe yaşamayı kabullenmişti bu insanlar. Hani sağlık çalışanları hep bir sağlık ordusuna benzetilir ya. İşte, acil tıp çalışanları da bu orduda bitip tükenmeyen sürekli bir savaşta hep en ön safta mücadele eden isimsiz kahramanlardı. Bütün zorluklara rağmen çok hızlı yol aldı camia. Sayımız hızla arttı. Akademisyenlerimiz de. İleriye dönük yolculuğumuz tüm zorluklara rağmen gurur verici bir şekilde devam ediyor. Acil tıp uzmanlığı her yerde çok önemli, ancak ülkemizde yılda 90 milyona yakın bir başvurunun olduğu acil servislerde bunun önemi çok daha farklı. Bu gelişmeler yaşanırken önemli dönüm noktaları oldu. Tabii istenmeyen, arzulanmayan, iyi gitmeyen birçok şeyle de karşılaştık. Kendi içimizde de kendimizden kaynaklanan sorunlar önümüze çıktı. Bunları aşmak için mücadelemiz halen devam ediyor.
şimdi ise ülkemiz acil tıbbı için çok önemli bir dönüm noktasına daha yaklaşmış bulunuyoruz. Avrupa acil tıp camiasını ülkemizde ağırlayacağız. 3-6 Ekim 2012 tarihleri arasında 7. Avrupa Acil Tıp Kongresi ülkemizin turizm incisi şehri Antalya’da gerçekleştirilecek. Bunu sağlamak çok kolay olmadı. Altı yedi yıllık bir mücadelenin sonunda gerçekleştirdik bu başarıyı. 2016 yılı için Almanya, İngiltere ve Avusturya’nın mücadele ettiğini hatırlatırsam, kongrenin ülkemizde yapılmasını sağlamanın nasıl önemli bir başarı olduğu daha iyi anlaşılır.
Biz bunu sadece bir kongre olarak görmüyoruz. Çünkü Avrupa’nın tüm ülkelerinin acil tıp uzmanlık dernekleri başkanları da ülkemize gelecek. Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nden de çok sayıda katılımcı olacak. Karşılıklı olarak acil tıp deneyimlerimizi paylaşacağız. Ayrıca, çeşitli anlaşmalarla hem Avrupa’daki hem ABD’deki yetkililerle değişim programları yapıp asistan ve öğretim üyelerimiz için yeni ufuklar açmak istiyoruz.
Bu sadece acil tıpçıların buluşması olmayacak. Avrupa Resusitasyon Konseyi, Avrupa Kardiyoloji Derneği, kritik hasta bakımı ile ilgili kuruluşlar başta olmak üzere birçok dernek kongrede yer alacak. Sağlık Bakanlığından yetkililer de bizimle biraraya gelecekler.
Biz de, özellikle araştırma görevlilerimizin bu kongrede bulunarak bilimsel dosyalarına Avrupa Acil Tıp Kongresini eklemelerini istiyoruz.
ABD’den gelecek konuklarımızla da ülkemizde son derece ihmal edilmiş olan kritik hasta bakımı konusunda ortak platformlar oluşturacağız. Bu konuda uzman olan ve bizimle çalışmak isteyen misafirlerimiz var. Bakanlığımızın da kritik hasta bakımı için yeni çalışmalar yaptığını vurgulayayım.
Ülkemizde acil tıp hizmetleri Avrupa ülkelerinden farklı bazı özellikler arz ediyor. Biliyorsunuz, birçok acil servisimizde hasta sayısı ile ilgili olarak bini aşkın rakamlardan bahsediliyor. Geçenlerde Bursa’da iken şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi için 2 binli rakamlar duydum, eminim başka hastanelerimizde de bu rakamlara ulaşılmıştır. Bunu Avrupa’daki veya ABD’deki meslektaşlarımıza anlattığımızda kulaklarına inanamıyorlar. Evet, bu gerçek bir afet ve her gün yaşıyoruz. Böyle bir hasta akımı Avrupa’daki herhangi bir ülkede olsa herhalde sağlık sistemi anında çöker. Bu yüzden, onlara öğreteceğimiz çok şey olduğuna inanıyorum.
Maraton koşan var mıdır aramızda bilmiyorum, ama maratonun en güzel kısmı stada girildiği andır. Finale yaklaştığınız zaman yaptığınız işler çok daha güzel ve heyecanlıdır. Biz de, altı yedi bir yıllık çabadan sonra kendimizi artık finale yaklaşmış maraton koşucuları olarak hissediyoruz. Burada yapacağımız çalışmalar ve bunların sonuçlarıyla Avrupa acil tıbbında söz sahibi olacak, sürükleyecek, yönetecek potansiyele ulaşacağımızı düşünüyoruz. O yüzden içeriden, dışarıdan acil tıp hizmetlerine gönül vermiş herkesin bu büyük buluşmada yanımızda olmasını arzuluyoruz.
Acil tıp Avrupa ülkelerinde farklı uygulamalarla karşımıza çıkıyor. Birçok ülke yeni yeni bu branşa geçerken, diğer bir kısmında ise üst ihtisas olarak yer almakta. Onlar da bizim 20 yıllık deneyimlerimizden faydalanacaklar. Bize yakın, ortak geçmişimiz olan bazı ülkelerde ise acil tıp uzmanlığı henüz gündeme gelmemiş durumda. Bu ülkeleri de davet ettik. Azerbaycan-Bakü’deki çalışmalarımızın ardından, bu çalışmalarımızı Makedonya, Bosna-Hersek gibi ülkelere yaymayı ve oralarda ülkemiz öncülüğünde acil tıp uzmanlığının kurulmasını hedefliyoruz.
Evet, birçok sorun yaşayarak ve yaşamaya devam ederek bugünlere geldik. Zor şartlar insanları daha güçlü yapar. Biz de bu zor şartlardan ve maneviyatımızdan güç olarak daha büyük hedeflere ulaşmayı, dezavantajları avantaja çevirmeyi hedefliyoruz.
Katkı veren herkese şükranlarımızı sunuyoruz.
Bu yazı Medimagazin Gazetesinde 03.09.2012 tarihinde yayımlanmıştır.