Bir süredir benim de hayatıma ‘Tukmos’ kelimesi girdi. ‘Tıpda Uzmanlık Komisyonu...’
Kallavi odalarda, afilli salonlarda, acil servisin keşmekeşinden uzak mahfillerde... Kravat-Gömlek...
Acil tıbbın problemlerini Konuşmak... Kimlerle mi?
Yine ayni senaryo yine ayni tablo... Yine aynı soru:
‘N'olacak bu acillerin hali...’
Bir bilsem... 22 yıl oldu... Her günümün en az 10 saati bununla geçiyor... Hala öğrenemedim... Bu gidişle de öğreneceğim yok herhalde... Baksana... Uzmanlık alanı ne olursa olsun herhangi bir idari makam alıp yetkilenen herkes anında öğreniyor bu işleri...
‘Bana sorarsanız’ diye başlıyor tüm konuşmalar... Kimse de ‘Size sorarsak’ demiyor… Sormuyor da zaten… Sadece aklındakini ya da daha önceden çalışılmış olanı tasdik ettirmeye geliyor…
Zaten bu komisyon işi de güzel ülkemde pek işlemiyor mu ne…
Malum ya… En güzel komisyon üç kişiden oluşurmuş… Onların da biri izinli diğer raporlu olmak şartı ile…
***
Kimler geldi kimler geçti artık ben hatırlamıyorum. Genel cerrahı, kadın doğumcusu, dermatoloğu, romatoloğu, hasılı kim nereye müdür oluyorsa hemencecik öğreniyor bu işleri...
…
Ooof... Off. Emekliliğime ne kaldı acaba... Gideceğim bu ellerden…
…
İyi de nereye… Hocanın dediği yer burası… Yapacak bir şey yok… Çoluk çocuk ekmek bekler… Yapacak başka iş de yok. Tek bildiğim bu…
***
Herkes problemin etrafında dolanıyor. Kimse damardan girmek istemiyor… Aslına bakarsanız problemin kaynağı acil dışından... Bu durumda acil içinden düzelme aramanızın faydası yok…
…
Ne oldu bu memlekete... Biz değil miyiz 2-3 nesil önce Kurtuluş Savaş'ı veren... Biz değil miyiz yedi düvele meydan okuyan... Neden yılda 120 milyon acil hastamız var... Ne oldu bize... GDO’lu bir nesil miyiz yoksa...
…
Bunların hepsi acil hasta mı? Ya da ben Brad Pitt miyim?
***
Kongreye gideceğim... Ancak uçağa gitmeden şöyle bir acile görüneyim dedim. İçeri girdim. Senelerdir görmediğim bir hasta yakını... (Düşünün artık aramızda nasıl bir ilişki varsa…)
Hemen yanıma geldi... Başladı annesinin SAĞLIK problemlerini anlatmaya... Uçağı kaçıracağım... Laf bitmiyor... Dedim ki:
‘Acile getirin bizim asistanlar görsünler benim uçağa yetişmem gerekiyor...’
El cevap: ‘Hocam bir görün-nün de öyle gidin. Bakın annem ölür falan sonra üzülürsünüz…’
…
Aaah memleketim ah… Bir başkadır benim memleketim…
Not: Bu arada yazıyı yazdıktan sonra bir TUKMOS daha yaptık. Oldukça verimli geçti…Bir şeyler olacak mı ne…