Renklerin hayatımızdaki yerini hepimiz biliriz. Neler mi…? Bir bakalım…
Sarı lacivert Rengimiz, Fenerbahçe her şeyimiz, Hiçbir şeye değişmeyiz, çünkü Fenerbahçeliyiz…
Siiiiiyaaaaahhh Beeeyaaazzz, Şampiyon şampiyon Beşiktaş.
Yer siyah gök beyaz. Şampiyonsun Beşiktaş…
Yer kırmızı gök sarı baktığım yerden, Cimbom sevgim çıkmayacak kalplerimizden…
******
Her rengin bir anlamı vardır. Örneğin Beyaz Saflığı, temizliği ve istikrarı; Siyah Gücü, tutkuyu ve çoğu ülkede matemi; Mavi Sonsuzluğu ve özgürlüğü;Yeşil Doğanın ve huzurun rengini; Kırmızı Canlılık ve dinamizmi, ataklık, azim ve kararlılığı; Sarı Neşe, zeka, incelik ve pratikliği ifade eder…
******
Kırmızı beyaz bizim kültürümüzde bayrak rengidir… Kırmızı; şehitlerimizin kan renginden, beyaz; ay yıldızın sadeliğinden, şeffaflığından, karanlığı aydınlatan gücünden gelir…
Öte yandan bazı renkler ve bazı renklerin birliktelikleri de bazı ideolojileri, bazı fikirleri ifade eder. Yaklaşık on yıl önce valilikte bir toplantıya katıldım. Toplantıya katılım oldukça fazla idi. Vali yardımcısı toplantıya başkanlık ediyordu. Vali yardımcımız bir okul müdürünü kravatının renkleri birbiri ile uyumlu olmadığı gerekçesi ile ağır bir dille eleştirmiş ve uyarmıştı. Ne yalan söyleyeyim. Bu olay bana çok ilginç gelmişti…
******
İnternetin, SMS mesajlarının olmadığı dönemlerde renkli mendiller varmış. Bu dönemlerde sevgililer birbirlerine duygularını bu mendillerin rengi ile iletir, kendilerini bunlarla ifade ederlermiş. Örneğin:
Beyaz mendil: Seni delice seviyorum…
Eflatun mendil:Yarın pencerenin önünden geçiniz, mektup vereceğim…
Fıstıki mendil: Dikkat et, komşular görecek…
Kenarı mor mendil: Çapkın! pek hoşuma gidiyorsun…
Kenarı pembe mendil: Sensiz yaşayamam…
Kenarı sarı mendil: Birkaç gündür rahatsızım, çıkamadığımın sebebi budur…
Kenarı yeşil mendil: Sana daima sadık kalacağıma söz veriyorum…
Kırmızı mendil: Seni bütün varlığımla seviyorum…
Mavi mendil: Kederlerdeyim. Çok vefasızsın, sensiz mesut olamam…
Mor mendil: Senden çok hoşlanıyorum…
Pembe mendil: Bütün ümidim sende…
Yeşil mendil: Gönderdiğim mektubun cevabını bekliyorum. Ne zaman göndereceksiniz?
******
2000 yılında Gaziantep Üniversitesi’nde göreve başladım. Ben geldiğimde acilin tüm perdeleri ve genel geçer rengi kırmızı-bordo arası bir renk katrelasından seçilmişti. Uzun yıllar bu rengi değiştiremedik. Sonunda 2007 yılında acil servis bir tadilat geçirdi. Mavi ve krem rengi bir renge geçtik. Emin olun acil servisteki kavgalar en az % 70–80 azaldı.
******
Bu yakınlarda sekreter odama geldi. Elinde rengârenk kaşeler…
‘Bu nedir..?’
Hocam Sosyal Güvenlik Kurumu ödemeleri bu renkler üzerinden yapacak. Biz de hastaları renklerine göre ayırdık… Sarı-kırmızı-Turuncu…
******
Birkaç yıl önce Sağlık Bakanlığı çıkardığı bir tebliğ ile acillerde sarı-kırmızı-yeşil alanlar-hastalar belirledi. Acillerimiz rengarenk… Geçenlerde birkaç Devlet Hastanesinin acilini ziyaret ettim. Acili sarı-kırmızı-yeşil perdelerle donatmışlar…
Kimileri odaları boyamışlar…
Kimileri yerlere çizgiler çizmişler…
******
Yıl 2006… Sağlık Bakanlığı’ndan bir telefon geldi. Acil servislerin ve hizmetlerin standardizasyonu için bir komisyon oluşturduklarını, beni de bu komisyonda görmek istediklerini ifade ettiler. Biz de gittik…
Uzun toplantılar oldu… Defalarca Ankara’ya gittik… Acil sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi ve yeniden yapılandırılması ile ilgili bir taslak hazırladık. Bu taslak Akademik Acil Tıp Dergisi cilt 7 sayı 2 de ‘Acil Servis Hizmetlerinin İyileştirilmesi ve Yeniden Yapılanması Ocak–2008’ başlığı ile yayınlandı. Bu çalışmanın ana unsurlarından birisi acil servis hastalarının triaj renk kodlamasına göre sınıflandırılması idi…
Aradan epey zaman geçti. Ben artık ümidi kesmiştim ki 16 Ekim 2009 tarih 27378 sayılı resmi gazetede bir tebliğ yayınlandı… Bazı küçük revizyonlarla yaptığımız çalışma tebliğ olarak çıkmıştı… Bu arada Sağlık Bakanlığı yetkililerine, özellikle de bu tebliğe çok emeği geçen Alaattin Dilsiz Aytekin Kaymakçı’ya da şükranlarımı sunarım.
Haberi aldığımızda Yrd. Doç. Dr. Mustafa Yıldız ve Yrd. Doç. Dr. Mehmet Okumuş ve Uzm. Dr. Mehmet Dokur ile Hatay’a sempozyum için yer bakmaya gidiyorduk. Benim bir anda kimyam değişti… Çok mutlu oldum… Bu bizim için bir başarı idi… Bu tebliğle ile triaj kodlamasında kullanılan renkler ilk defa resmi bir nitelik kazanmış oldu…
********
Daha sonraları yine defalarca Sağlık Bakanlığı yetkilileri ile görüşmelerimiz oldu. Her defasında önerimiz bu renk kodlamasının ödemelere de yansıtılması idi. Bir tonsillit hastası ile multipl travma hastasının aynı puan dolayısıyla aynı ücret olmaması gerektiğini defalarca ifade ettik. Hala da girişimlerimiz devam ediyor…
Elbette ki bu iş kolay değildi. Devletin birçok yetkili organını ilgilendiriyordu…
Evet, yıl 2012. Bir genelge geldi. Sarı kırmızı-turuncu…
Her şey güzel de Turuncu nereden çıktı…
******
Her neyse söz renklerden açılmışken İbrahim Tatlıses ile bitirelim…
Beyaz gül kırımızı gül…
Güller arasından gelir…
Yarim geymiş beyaz azya…
Cuma namazından gelir…
Evet… Bizim rengimiz belli… Beyaz… Malumunuz beyaz renk saflığı, temizliği ve istikrarı temsil ediyor…