Bu akşamı kendime ayırdım. PTT yapacağım. (Bilmeyenler için Pijama-Terlik-Televizyon). 15 gündür 08.00–23.00 (hatta 24.00) doluyum ne hikmetse…
Çayımı demlemişim. Kumandam elimde zaplıyorum… Güzel oluyor be… Arada bir yapmak gerek…
****
Bu arada sık sık birçok kanalda eğitici kısa filmler dönüyor. Sağ üst köşede KAMU SPOTU yazıyor…
Herhalde son günlerde sizler de oldukça fazla duyuyorsunuz bu kavramı…
Herkes kamu spotu çekiyor. Başbakanlık, Çevre Bakanlığı, Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı… STK’lar… Hasılı herkes… Bence oldukça faydalı mesajlar veriliyor. Oynayanlar meşhur artist ya da şarkıcı değil. ‘Asık suratlı’ bilim adamları hiç değil. Halktan insanlar. Madur olanlar… KOAH olup sigarayı bırakan amcalar-dedeler. Yürüyerek kilo veren temizlik işçileri… Bitkisel ilaç alıp hastalanan teyzeler… Çok da etkili… Kuaförüm bu kamu spotu ile sigarayı bıraktı... Tebrik ediyorum…
****
Bu arada İlginç kamu spotları da var. Hele bir kamu spotu var ki… Benim favorim. Orman ve Su işleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü hazırlamış… En can alıcı mesaj:
Yaban hayvanlarını üreme döneminde rahatsız etmeyin…J…
****
Gelelim popüler başka bir kamu spotuna… Alo 182 Sağlık Bakanlığı randevu hattı. 46 saniyelik bir çalışma… Orta yaşlı, yakışıklı, iyi giyimli bir doktor ağabeyimiz fıstık yeşili çantası ile ofisine girer… Tam fıstık yeşili dosyasına bakacakken telefonu çalar… Hemşire hanım telefondadır… İşe başlamış… Randevular verilmiş… Doktora bilgi veriyor...
‘Bugün 45 hastanız var…20’si randevulu…’
Aradaki 25 hasta kim bilir kim… Ve ve ve… En vurucu cümle…
‘ARAYIN ALO 182 HATTINI… SİZ HASTANEYİ BEKLEMEYİN… HASTANE SİZİ BEKLESİN…’
Allah sonumuza hayretsin… Bindik bir alamete gidiyoz gıyamete (Cem Karacay’ya atfen…)…
****
Hala Sağlıkta şiddet ile ilgili bir çalışma yok… Yok… Yok… İnsanın ben oynamıyorum diyesi geliyor… Ne çare ki ekmek parası…
Zaten altın da düştü… Allahtan benim altınım yok… Borcum var ama TL ile… Oda bir şey…
****
Bu hafta Uzm. Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıldönümü nedeni ile törenler düzenlendi… Protestolar yapıldı… Hastanemizde de Dr. Ersin Arslan adına ‘Pediyatrik Göğüs Cerrahisi Kongresi’ yapıldı… Açılışta duygusal konuşmalar yapıldı… Hediyeler verildi…
Ne çare giden gelmiyor… Ateş düştüğü yeri yakıyor… Demiş ya şair: Ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar…’ ayynen öyle…
****
TBMM Sağlıkta Şiddeti Önleme Komisyonu anladığım kadarı ile raporunu tamamlamış… mış…
Sağlık Bakanı değişti… Hamam ve tas yerinde… Yoksa bunların hepsi bir tür ‘Gaz alma’ girişimi mi?’ idi… diyesi geliyor insanın…
SABİM… BİMER… Hasta Hakları Birimi… Kalite Birimi… Sağlık Bakanlığı… Valilik… YÖK… Bir çok resmi makama değişik perdelerden şikayet dilekçeleri gidiyor… Bu birimler de ilgili yerlerden savunma istiyor. Dr. Melike Erdem cebinde soruşturma kağıdı ile neden intihar etti hala belli değil… En azından ben bilmiyorum…
Bu şikâyetlerde imza yok… Çoğunda isim yok… İletişim ve adres bilgileri olmayan, ISLAK İMZASIZ bir çok doküman resmi evrak olarak kabul edilerek işleme konuluyor… Şikayetten çok hakaret ve provakatif unsurlar içeren bu dökümanların nasıl işleme konulduğunu anlamak mümkün değil…
Bilmem ki ne olacak bu işlerin sonu…
****
Bu sırada Popstar 2013 yarışması başlamış… Orhan Gencebay abimiz Mevlana’dan vurucu tespiti yapıyor…
Her söze verecek bir cevabım var, ama bir söze bakarım söz mü diye, bir de söyleyene bakarım ADAM mı diye?
Harikasın Orhan abi… Ne varsa sende var… Batsın bu dünya…