‘Yaz’ dediler ‘Yazayım mı’ dedim…
Dediler ki köşe yazısı yazıyoruz. Sen de yaz. Ben de yazdım. Allah utandırmasın…
Yazmaya başlamadan önce yazma ya da konuşma ile ilgili atasözlerine şöyle bir göz attım. Meğer bu konuda ne kadar zengin bir mirasa sahipmişiz. Biliyorsan konuş ibret alsınlar bilmiyorsan sus adam sansınlar, Söz gümüşse sükut altındır, Hayvanlar koklaşa koklaşa, insanlar konuşa konuşa anlaşılırlar... Bunlardan birkaçı…
Evet, söz odur ve ona derler. Hak olup haktan gelmeli ve hakkı ifade etmeli. Hakkı’dan ziyade Hak-kı savunmalı…
Bugüne kadar genelde bilimsel içerikli formal bir dile sahip makaleler yazdık. Şimdi belki de sosyal, politik, idari mesajlar veren yazılar yazacağız. Bazen belki de bam teline dokunacağız. Umarım telafisi mümkün olmayan potlar kırmayız. Umarım kaş yaparken göz çıkarmayız. Umarım yaptığımız iş ürküttüğümüz kurbağaya değer. Şimdiden ,kendi adıma, her ne kadar sürç-ü lisan edeceksem affola…
Her neyse……İlk yazı için bu kadar yeter.
Tekrar hayırlı olsun. Ne diyelim. En iyisi biz susalım. Yunus Emre konuşsun…
Sözü bilen kişinin, yüzünü ak ede bir söz
Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz
Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı
Söz ola ağulu aşı, yağ ile bal ede bir söz
Kişi bile söz demini, Demeye sözün kemini
Bu cihan cehennemini, Sekiz cennet ede bir söz…
Doç. Dr. Cuma Yıldırım